“15 Temmuz’daki Direniş, Dirilişe Dönüşmelidir”


Türkiye tarihinin dönüm noktalarından biri olan 15 Temmuz kanlı darbe teşebbüsünün 2. yıl dönümünde KTO Karatay Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ömer Akdağ açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Akdağ, "15 Temmuz darbe teşebbüsü, beş bin yıllık Türk tarihinin en vahim, en karanlık ve en hain darbe teşebbüsüdür. Bu ve benzeri olayların tekrar etmemesi için doğru din, doğru tarih ve doğru lisan şarttır. Direniş, dirilişe dönüşmelidir" dedi.

Türkiye'nin millî birlik ve beraberliğini hedef alan 15 Temmuz kanlı darbe girişiminin ve darbeye karşı kahramanca verilen mücadelenin 2. yıl dönümünde Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ömer Akdağ açıklamalarda bulundu.

"Bütün Darbeler ve Darbe Teşebbüsleri Harici Mihrakların Bilgisi Dâhilindedir"

Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi darbeleri ve darbe girişimleri hakkında bilgiler veren Doç. Dr. Ömer Akdağ, "Darbecilik, devlet-millet bütünlüğünden rahatsız olmanın en üst seviyesidir. Bu hastalık, Osmanlı'nın son döneminde ortaya çıkmıştır.  Osmanlı-Türk devletinin orijinal yapısının sona erdiği Tanzimat'ın ilanından sonra darbecilik dış destekli olmuştur. Bütün darbeciler, milletin temel değerlerine düşmandır. Osmanlı döneminde yapılan darbeler müesses nizama, Cumhuriyet dönemindeki darbeler de irade-i millîyeye karşıdır" diye konuştu.

"İrtica İlk Defa 15 Temmuz'da Açıkça Gündeme Gelmemiştir"

15 Temmuz darbe teşebbüsünün diğer darbe girişimlerinden farklı olduğunun da altını çizen Doç. Dr. Ömer Akdağ, "15 Temmuz darbe teşebbüsü, beş bin yıllık Türk tarihinin en vahim, en karanlık ve en hain darbe teşebbüsüdür. 15 Temmuz darbe teşebbüsü sadece hükümetin devrilmesine yönelik değil, aynı zamanda harici devletlerin işgaline zemin hazırlamaya matuftur. Cumhuriyet dönemindeki bütün darbe ve darbe teşebbüslerinin değişmez gerekçesi ve beylik nakaratı olan "irtica" ilk defa 15 Temmuz darbe teşebbüsünde açıkça gündeme gelmemiştir. Bu durum devlet-millet bütünlüğünün geldiği nokta bakımından dikkate değerdir. 15 Temmuz darbe teşebbüsü milletimizin direnişi sayesinde başarısızlığa uğramıştır. Osmanlı ve Cumhuriyet tarihinde hiçbir darbe ve darbe teşebbüsünde halk, âlenî bir tepki gösterememiştir.  Bunun sebepleri vardır. 15 Temmuz'da halk tankların üzerine çıkmış ve ilk defa darbecilere tepki gösterilmiş, camilerimizde ezanlar ve selâlar okunmuştur. Unutmayalım ki, 15 Temmuz'da milletçe büyük bir belaya maruz kaldık. Tehlike halen de devam etmektedir. Direniş, dirilişe dönüşmelidir. Bu belanın tamamen geçtiğini düşünmek rehaveti davet eder. Bu ve benzeri belaların tekrar etmemesi için doğru din, doğru tarih ve doğru lisan şarttır.

Hatırlamak gerekir ki, büyük milletler büyük imtihanlara tabi olurlar. Türk milleti, tarih boyunca cihanşumül devletler kurmuş ve medeniyetler tesis etmiş ender milletlerden biridir" ifadelerini kullandı.

 

 

Son Fotoğraflar

Tüm Fotoğraflar