Sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyor
Gıda sistemlerindeki gelişme ve beklentilerin mercek altına alındığı zirve kapsamında Muratbey’in yaptığı inovatif çalışmalar ve sürdürülebilirliğe katkı sunan projeleri de gündeme geldi.
Muratbey, sürdürülebilir bir gelecek için attığı adımları ve inovasyon çalışmalarını prestijli organizasyonlarda anlatmaya devam ediyor. Tarım ve Orman Bakanlığı desteğiyle, Sürdürülebilirlik Akademisi ve TÜGİS tarafından 22 Ekim’de online olarak düzenlenen “Sürdürülebilir Gıda Zirvesi”nde de yapılan inovatif çalışmalar gündeme geldi. Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Mehmet Hadi Tunç’un da katılım ve konuşmasıyla başlayan zirvede gıda sistemlerindeki gelişmeler ve beklentiler ele alındı. Muratbey İletişim ve İş Geliştirme Direktörü Gülnur Uluğ, zirvede yaptığı konuşmada, sürdürülebilir gıdanın geleceğini inovatif çalışmaların belirleyeceğini anlatarak şunları söyledi:
Sektöre öncü olan projeler
“Sürdürülebilir gıda sistemlerinin ancak inovatif yaklaşımlarla oluşturulabileceğine inanıyoruz. Bundan sonraki süreçte inovasyonu olmazsa olmaz görüyoruz. Muratbey’de sürdürülebilir gıda için inovasyon amaçlı iki Ar-Ge merkezimiz var. Bir tanesi Gıda Ar-Ge Merkezi, diğeri de Üretim Teknolojileri Ar-Ge Merkezi. Üretim Teknolojileri Ar-Ge Merkezi sıfır kimyasal atık hedefi, su ve enerji tasarrufu projelerine odaklı olarak çalışıyor. Bu kapsamda üretim ortamlarının dezenfeksiyonunda kimyasallar yerine ağırlıkla ozon kullanıyoruz. Ozon kullanımında sektörümüze de öncü olduk. İşletmeye alınan tüm suların dezenfektasyonu için tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi klordioksit kullanıyoruz. Böylece çevreye zararlı bir çok maddeden güvenli bir biçimde kurtulmuş oluyoruz. Enerji kaybını minimize edebilmek amacıyla termal kameralar kullanıyoruz. Bu sayede tesislerde bütün ısı kaybı olan yerleri tespit edip hızlı çözüm üretebiliyor, üretimde verimliliği artırıyoruz. Bu amaçlar için birçok yazılım ve akıllı sistemler geliştiriyoruz.
“Sağlığı destekleyen inovatif ürünler için çalışıyoruz”
Gıda Ar-Ge Merkezimiz de sağlığı destekleyen inovatif ürünler üzerinde çalışıyor. Covid-19 döneminde bağışıklığı güçlendirmek ve güvenli gıdaya erişim insanlığın temel odağı oldu. Bu kapsamda araştırmalarımızda tüm dünyada ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkan D vitamini eksikliğini gördük. Biz de D vitamini ile zenginleştirilmiş ürünler yaptık. Burgu, Taze Kaşar, Taze Beyaz gibi tüketicilerimizin en sevdiği ürünlerin tatlarını, yapılarını, kokularını değiştirmeden D vitamini ile zenginleştirdik. D Vitaminli şekil şekil peynir Misto ile World Dairy Innovation Award 2020’de En İyi Çocuk Ürünü kategorisinde 245 firma arasından seçilerek finale kalan tek Türk firması olduk”.
Güçlü bir bağışıklık sistemi için D vitamini
Muratbey Gıda Beslenme Danışmanı Prof. Dr. Muazzez Garipağaoğlu da zirvede yaptığı konuşmada, bağışıklık sisteminin, uygun çalıştığında nezleden kansere kadar pek çok hastalığı önlediği, hastalıkların seyrini iyileştirdiği ve süresini kısalttığını belirtti. Garipağaoğlu şunları söyledi:
“D vitamini güçlü bir bağışıklık sistemi için en önemli besin ögelerinden biridir. D vitamini eksikliği ya da yetersizliği, küresel bir sorundur. Güneşin bol olduğu ülkelerde bile vitamin D eksikliğinin alarm derecesinde yaygın olduğu, beraberinde enfeksiyon hastalıkları, otoimmün hastalıklar, obezite, kanser, kardiyovasküler hastalıklar ve diğer birçok sağlık sorununun yaygın olduğu bilinmektedir”.
Doğal bağışıklık sisteminin anne karnında oluştuğunu ve yeni doğan bebekleri akciğer, kulak enfeksiyonlarından, ishalden, obeziteden, alerjiden koruduğunu ifade eden Garipağaoğlu, bu konuda yapılan son çalışmalardan söz etti; “Gebe kadınların D vitamini düzeylerinin iyileştirilmesi için tüm dünyada çalışmalar yapılmaktadır. Bu bağlamda ülkemizde de Sağlık Bakanlığı tarafından 2011’de başlatılan bir program ile tüm gebe kadınlara gebeliğin 12. haftasından başlayıp, emzirme döneminin 6. ayına kadar günde 1200 IU ya da 9 damla(tek doz) D vitamini desteği yapılmaktadır.”
D vitamini ile zenginleştirilmiş besinleri bulundurmak gerekir
Güncel çalışmalarda “D vitamin düzeyi ile Covid-19 salgını arasında da önemli bir ilişkinin olduğunu vurgulayan Garipağaoğlu, “D vitamini düzeyi düşük olan ülkelerde hastalığın daha yaygın olduğu, hastanede yatan bireyler arasında hastalığın daha ağır seyrettiği ve ölüm riskinin yüksek olduğu bildirilmektedir. Sağlıklı ve güçlü bir bağışıklık sistemi için farklı türden ve yeterli miktarda besinlerin tüketildiği bir beslenme alışkanlığına sahip olmak ve D vitamini düzeyini normal sınırlarda tutmak önemlidir. D vitamini düzeyini normal sınırlarda tutabilmek için; öncelikle güneş ışınlarından yararlanmak, D vitamini yetersizliği ya da eksikliği durumunda doktor reçetesi ile destek almak ve sofralarımızda D vitamini ile zenginleştirilmiş besinleri bulundurmak gerekir” diye konuştu.